5.19.2011

bir kaç kırıntı

Bazen kendimi, Hulk gibi hissediyorum. O zamanlar, her şey kolay oluyor işte. Otobüs erkenden geliyor, vapuru kaçırmıyorum, yemekhanede jeton alacağım zaman bozukluklarım tam çıkıyor, yağmur yağmıyor, saçlarım alnıma yapışmıyor, parfümüm uçup gitmiyor. Böyle durumlarda, en güçlü ben oluyorum. Ama en güçlü. 
Gerçekten herkese yardım edebilirmişim gibi hani.
Hani beni arasalar ve “ koş bak çok zor durumdayız” deseler anında yerçekimine küfredip uçabilirmişim, onlara yardım edebilirmişim gibime geliyor.Veya otobüste ayakta giderken pencereye yumruk atsam camı kırabilirmişim gibi. 
Anlatabildim mi? 
Bu güçlü his, her zaman iyi bir histir. Olumludur. Ve benim naif egom, bu his ile yücelir.
Kalp kırmam böyle durumlarda, kibirli de değilimdir. Güçlüyümdür ulan sadece.Güçlü.

Ama bu, bazen oluyor işte.Sorun, bazen olmasında.
Çünkü ben asla yumruk atamam. Hele bir pencereye, asla. Korkarım, elim acır.Zaten otobüs hep geç gelir, vapur kaçar, bozuk param olmaz, yağmurda ıslanırım, saçlarım alnıma yapışır, parfümüm sabahki gibi kokmaz. 
Talihsizdir hayat anlayacağınız.  

Ama sırf Hulk’lı günler için, bazen olsa bile, talihsizlikleri yaşamama değer diye düşünüyorum. 
Çünkü sürekli güçlü olsam, değerini filan bilmezdim ki di mi. Popom kalkardı. Egom, kalp kırardı. 
Hem şarkıda da ne demiş? 
“Keşke her şeyimi kaybetsem sonra tekrar bulsam”
Yok ya, bu buraya olmadı galiba. 

                                                                        İmza, YEŞİL DEV

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder